Dondurulmuş sebzeler artık hayatın bir gerçeği. Peki ama dondurulmuş sebze, dondurulmamış olanlara göre besin seviyesi açısından daha mı fakir. Ya da taze sebzeler, dondurulmuş sebzelerden daha mı iyi?
Aslında bu soruların net bir cevabı yok. Çünkü bir sebzenin taze olması pek çok şarta bağlı ve günümüzde çok kolay değil. Sebzeler toplandıktan hemen sonra besin değerlerini kaybetmeye başlar. Bunun nedeni, toplandıklarında besin kaynaklarından ayrılmış olmalarıdır. Kendilerini hayatta tutmak için sebzelerdeki hücreler daha yüksek oranda solunum yapar ve bu da besin kaybına yol açabilir. Bu aynı zamanda sebzelerin depolama ve işleme sırasında oksijene maruz kalması durumunda oksidasyon yoluyla da gerçekleşebilir. Ayrıca, “taze” dediğimiz meyve sebzenin, üretildikleri tarlalardan, tüketilecekleri şehirlere kadar giden, bazen binlerce kilometrelik yollarda günlerce geçirmeleri, onların besin kaybını daha da artırır.
Dolayısıyla, taze sebzelerin toplandıktan sonra çok kısa sürede tüketilmesi en ideal olanıdır. Ancak dünya artık bu ideali gerçekleştirebileceğimiz düzene sahip değil. Bilim insanlarına göre, toplandıktan sonra 5-7 gün geçen sebzeler için artık taze demek mümkün değil ve besin değerlerinin büyük kısmını da kaybetmiş oluyorlar.
C vitaminine dikkat
Bunun yanında dondurulmuş sebzeler, toplandıktan sora hızla dondurulma işlemine sokuldukları için besin değerleri daha tatminkar seviyede oluyor. Ancak dondurma işlemi sırasında şoklama şeklinde kaynar suya sokulup çıkardıkları için sebzelerdeki C vitamini seviyesi düşüyor.
Kısacası sadece donmuş sebze meyve ile beslendiğinizde C vitamini noksanlığı sorunu yaşayabilirsiniz. Dolayısıyla C vitamini seviyenizi de yine taze meyve sebzelerle desteklemek zorunda kalacaksınız.