Araç, Kirliliğin Troposferik Emisyonlarını İzleme aracının kısaltması olan TEMPO olarak adlandırılıyor ve nitrojen dioksit, formaldehit ve yer seviyesindeki ozon gibi atmosferdeki bir avuç zararlı havadaki kirleticiye göz kulak olur. Bu kimyasallar dumanın yapı taşları.
TEMPO, Cape Canaveral Uzay Kuvvetleri İstasyonundan fırlatılan bir SpaceX Falcon 9 roketine bağlı olarak uzaya gitti. NASA, atmosferik uydunun roketten herhangi bir olay olmadan ayrılmasıyla fırlatmanın başarıyla tamamlandığını söyledi. NASA uygun sinyali aldı ve ajans, aracın mayıs sonu veya haziran başında görevlerine başlayacağını söyledi.
TEMPO, ekvatorun hemen üzerinde sabit bir durağan yörüngede yer alacak ve her saat Kuzey Amerika üzerindeki hava kalitesini ve birbirinden sadece birkaç mil uzakta olan diğer bölgeleri ölçecek. Mevcut ölçümler 100 mil karelik alanlarda yapıldığından, bu mevcut teknolojilerde önemli bir gelişme.
NASA uzayı bıraktı, havayı takip edecek
TEMPO, hem makro hem de mikro seviyelerden kapsamlı bir kirlilik görünümü vererek mahalleden mahalleye doğru ölçümler alabiliyor. Bu aynı zamanda trafiğin yoğun olduğu saatlerde değişen kirlilik seviyeleri, yıldırımın ozon tabakası üzerindeki etkileri, orman yangınlarıyla ilgili kirliliğin hareketi ve gübrelerin insan sağlığı üzerindeki uzun vadeli etkileri gibi yeni türde veriler toplanabilmesi için bazı benzersiz fırsatlar sunacak.
TEMPO’nun uzaya NASA roketiyle değil, SpaceX roketiyle uçtuğunu fark etmişsinizdir. Ajans, önemli araçları yörüngeye göndermek için yeni bir iş modelini test ettiğinden, bu tasarım gereği böyle gerçekleşti. Özel bir şirkete ödeme yapmak, bir roketin kendisini göndermeye kıyasla daha bütçe dostu bir seçenek olarak görülüyor.