Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, bugün yayınladığı karar ile klasman hakemi İbrahim Tokmak’ın başvurusunu kabul etti ve Türkiye Futbol Federasyonu çatısı altında adil yargılanma hakkı ile ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi.
İbrahim Tokmak, bir süre önce, Atatürk’e hakaret eden bir gazeteci hakkında yaptığı sosyal medya paylaşımı nedeniyle PFDK tarafından cezalandırılmıştı. PFDK, bu paylaşım nedeniyle Tokmak’a üç ay hak mahrumiyeti cezası vermişti. Bu ceza ile İbrahim Tokmak’ın hakemlik lisansı iptal edilmişti.
İbrahim Tokmak, bu karara karşı TFF Tahkim Kurulu’na başvurmuş; TFF Tahkim Kurulu başvurusunu reddetmişti.
İbrahim tokmak konuyu Türkiye’deki yargı yolu tıkanınca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıdı.
Avukatı Mert Yaşar ile birlikte uzun süren bir hukuk arayışı içine giren Tokmak, AİHM tarafından haklı bulundu.
AİHM sabah saatlerinde de eski Galatasaray yönetim kurulu üyesi avukat Sedat Doğan’ın başvurusunu haklı bulmuş ve TFF yargısının adaletli karar veremediğine, TFF içindeki Tahkim ve PFDK’nın baımsız olmadığına dikkat çekmişti.
Tokmak’ın spor hukukçusu avukatı Mert Yaşar konuyu şöyle yorumladı:
Anayasa’nın 59’uncu maddesi spor tahkim kurulu kararlarına karşı devlet mahkemesine başvurulmasını yasaklamaktadır. Mahkemeye başvuru hakkı Anayasa tarafından engellenen müvekkilim son çare olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurmak zorunda kalmıştır.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, müvekkilimin başvurusunu kabul etmiş ve aşağıdaki tespitlerde bulunmuştur:
1) Türkiye Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu bağımsız ve tarafsız değildir.
AİHM, TFF Tahkim Kurulunun teşkilatı ve işleyişine dair TFF yönetim kuruluna verildiğini, tahkim kuruluna ilişkin ciddi yapısal eksiklikler olduğunu tespit etmiştir. Mahkeme, Tahkim Kurulu üyelerini dış baskılardan koruyacak yeterli güvencelerin yokluğunda, müvekkilimin Tahkim Kurulu üyelerinin kendi dosyasında gerekli düzeyde bağımsız ve tarafsız bir şekilde yaklaşabileceklerinden kuşku duymak için meşru nedenlere sahip olduğunu belirtmiştir.
2) Müvekkilimin ifade özgürlüğü ihlal edilmiştir.
AİHM, TFF kurullarının genel ve soyut değerlendirme yapmakla yetindiklerini, müvekkilimin sosyal medya hesabında yayınladığı mesajların kamu düzenini, toplumsal barışı nasıl bozduğuna dair somut değerlendirmeler yapmadığını belirtmiştir.
AİHM’NİN KARARI, TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNE UYARI NİTELİĞİNDEDİR
AİHM, geçen sene verdiği Ali Rıza ve Diğerleri Kararı’nda Türkiye Cumhuriyeti’nin TFF Tahkim Kuruluna ilişkin Sözleşme’nin 6 – 1 maddesi kapsamında ihlal tespitine yol açan temel sistematik soruna yönelik genel tedbirler almasına karar vermişti. Türkiye Cumhuriyeti bu kararın üzerinden 16 aydan uzun süre geçmesine rağmen TFF Tahkim Kurulu’nun yapısını değiştirmemiştir.
Geçtiğimiz günlerde yayınlanan İnsan Hakları Eylem Planı ve Uygulama Takvimi‘nde “Spor tahkim kurullarının yapısı ve işleyişinin AİHM kararları da dikkate alınarak yeniden düzenleneceği” öngörülmüş; sorumlu kurum olarak belirlenen Gençlik ve Spor Bakanlığı’na 6 ay içinde bu düzenlemeyi hazırlama görevi verilmiştir.
Müvekkilimin başvurusu üzerine verilen karar başta olmak üzere, AİHM’nin TFF Tahkim Kurulu ile ilgili verdiği kararların dikkate alınıp alınmayacağını, spor mevzuatının insan haklarına uyumlu şekilde hazırlanıp hazırlanmayacağını takip edeceğiz.